Pages

13 Kasım 2010 Cumartesi

Tik Tak Tik Tak*

Tamam şimdi nefes al, dur ama önce bekle, derin bir nefes al ardından...
Olan oldu, söylenecekler söylendi, kazanılabilinecek savaşlar kaybedildi ve bitti işte kavgan.
Kaybedilecek ne kaldı diye isyan ederken sen, unutma ki nefes alıyorsun  hala...
Yoruyor, sıkıyor tamam kabullen artık iniş yok bu defa, hep çıkış uzun uzun önündeki.
Kabullenip olduğu gibi gerçeğini hayatın, gökyüzüne bakabilirsen başını kaldırıp yalnızca kısacık bir an, tüm gücünle hazırsın kalbindeki aklındaki prangaları kırıp bu defa koşar adım ilerlemeye.
Oysa nasıl da kısa zaman, nasıl da hızla geçip gidiyor günler, farkettiğin o an şimdi  intikam sırası sende demektir, senden aldığı her şeyin bedelini ödetmek için...
Yeni başlangıçlar olacak her zaman, kimini seveceksin kimi can yakacak.
Kimi beraberinde onlarcasını götürecek hayatından,
Kimi onlarcasıyla gelecek...
Sen gülerken de sızlayabilecek kalbin, sen ağlarken de atabilecek kalbin delicesine heyecanla... Hep bitmeyecek söylenecekler, hep suskun kalmayacak böyle tüm sesler.
Bitip yeniden başlayacak, yeniden yine... Dipten en tepeye ya da tepeden en dibe.
Öyle ya da böyle, şimdi ya da sonra.
Ne farkeder, değişecek her şey, değiştireceksin akışı, kan revan içinde de kalsan sen siyahla beyaz içinde gri olacaksın belki. Herkes dudak bükecek karışıklığına, belirsizliğine ama sen dimdik duracaksın griliğinle inançla içindeki sana.
Durma şimdi, sonra bekleyecek duraklar da olacak bir yerlerde. Şimdi,tam da bu anda, kapının önüne koyup içinden söküp aldığın o korkağı, olabildiğince uzağa bir daha aynı yere dönmemek üzere daha da uzağa git ama hemen bekleme yapmadan...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder




Minik adamlarım

Yalnız...

Yükseliş*

Huzur

...

Balıkçı

"İstanbul"

"uzağa,daha uzağa..."

"Ufaklık"

"eski..."

"saklı..."

"Huzur"

"çocuk olmak"

"geride kalan..."

"mutluluk"

"bekleyiş"

"nostalji"